Öğrenciler birbiriyle bağlantılı bir dünyada gelişmeye hazır mı? Türkiye 64 ülkede sondan üçüncü

Okul eğitiminde öğrenciler ve personel için hareketlilik birçok ülkede giderek yaygınlaşıyor. Türkiye de özellikle yüksek eğitimde uluslararasılaşma politikası hedefliyor. Bunun yanında mülteciler ve göçmenler zorunlu sebeplerle veya daha iyi bir hayat için farklı ülkelere göç ediyor. Göç ve entegrasyon küresel mevzuların başında geliyor.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) bu bağlamda “Öğrenciler Birbiriyle Bağlantılı Bir Dünyada Gelişmeye Hazır mı?” diye soruyor. Okulda farklı ülkelerden insanlarla temas kuran öğrencilerin oranına bakıldığında Türkiye buna pek hazır görünmüyor. Çünkü bu alanda 64 ülke içinde sondan üçüncü sırada bulunuyor.

OECD Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) öğrencilerin okuma, matematik ve fen bilimlerinde ne bildiklerini ve bildikleriyle ne yapabildiklerini inceliyor. PISA skorları sık sık gündeme geliyor. Ancak PISA’nın “Öğrenciler Birbiriyle Bağlantılı Bir Dünyada Gelişmeye Hazır mı?” başlıklı bölümü çok gündeme gelmiyor.

Öğrenciler dünya vatandaşı olmaya hazır mı?

Bu soru; öğrencilerin yerel, küresel ve kültürel öneme sahip konuları inceleme; başkalarının bakış açılarını ve dünya görüşlerini anlama ve takdir etme; kültürler arasında açık, uygun ve etkili etkileşimlerde bulunma ve kolektif refah ve sürdürülebilir kalkınma için harekete geçme becerilerini araştırıyor. PISA âdeta öğrencilerin ne kadar “dünya vatandaşı” olmaya hazır olup olmadığını anlamaya çalışıyor.

Ankette öğrencilere şu soru yöneltiliyor: “Okulda farklı ülkelerden insanlarla temas/iletişim kurdunuz mu?” 2018 verilerine göre bu soruya “evet” diyenlerin oranı Türkiye’de sadece yüzde 28. Türkiye 64 ülke veya bölge içinde sondan üçüncü sırada. OECD ortalaması ise yüzde 53.

Zirvede yüzde 78 ile İsviçre ve Tayvan yer alıyor. Son sıralarda ise yüzde 22 ile Brezilya ve yüzde 20 ile Vietnam var.

Yunanistan ve Almanya yüzde 70’den fazla

Okulda farklı ülkelerden insanlarla temas kuran öğrencilerin oranı Yunanistan’da yüzde 73, Almanya’da ise yüzde 72. Avrupa ülkelerinde bu oran genel olarak yüksek.

Fransa OECD ortalamasından düşük

Fransa yüzde 52 ile OECD ortalamasının hemen altında yer alıyor. Rusya’da bu oran yüzde 36.

Göç ve Entegrasyon Politikaları İndeksi ne diyor?

Göç ve Entegrasyon Politikaları İndeksi (MIPEX) merkezi Brüksel’de bulunan bir düşünce kuruluşu. MIPEX raporu, göç alan ülkelerde yaşayan yabancıların o ülkenin vatandaşlarıyla yasalar önünde eşit olmasını ve eşit olabilmesi için yasal pozitif ayrımcılık ilkelerinin uygulanmasını toplumsal uyumu teşvik eden politikaların en önemli göstergeleri olarak değerlendiriliyor.

AB ve diğer göç alan toplam 52 ülkenin toplumsal uyum alanlarındaki ulusal yasa ve politikalarının yabancılara eşit muamele standartlarına göre inceleniyor.

Türkiye 56 ülke içinde 41. sırada

MIPEX 2020 raporuna göre Türkiye 56 ülke içinde 43 puan ile 41. sırada yer alıyor.

Zirvede 86 puan ile İsveç ile 85 puan ile Finlandiya bulunuyor. Suudi Arabistan 10 puan ile son sırada.

REKLAM

AB’nin en çok göç alan ülkesi Almanya ise 58 puan ile 14. sırada. İngiltere ile Fransa ise 56 puan ile 19. sırayı paylaşıyor.

Öte yandan 2014 yılında Türkiye’nin puanı 26 idi. Türkiye 17 puan yükselerek endekste puanını en fazla arttıran ülke oldu.

Hedef, yükseköğretimde uluslararasılaşma

Türkiye’nin yükseköğretim alanında bir cazibe merkezi olması amacıyla YÖK tarafından 2018-2022 yılları için beş yıllık hedefleri kapsayan Yükseköğretimde Uluslararasılaşma Strateji Belgesi kapsamında yürütülen çalışmaların yer aldığı “Yükseköğretimde Hedef Odaklı Uluslararasılaşma” raporu yayımlanmıştı. 

Uluslararası üniversite öğrencisi oranında Türkiye Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) üyeleri arasında sondan 4. sırada yer alıyor.